Haberler:

Türkiye'nin Elektronik ve Metal Dedektörlerini Buluşturan İlk Sitesi Teknoloji Ekibi'ne Hoş Geldiniz.

Ana Menü

SORULARLA TÜM YÖNLERİYLE DEFİNECİLİK

Başlatan Master Hunter, 10 Eylül 2007, 10:11:22

« önceki - sonraki »

0 Üyeler ve 3 Ziyaretçi konuyu incelemekte.

Ankebut


Ankebut

PLAJLARDA DEFİNE ARAMA


Hemen her defineci bilirki plajlarda kumsallarda define olmasa da illaki düşürülen kaybedilen değerli eşyalar mutlaka olmaktadır. Arayıcı kişi koskoca plajda en kısa sürede tarama yapmak isterse nereyi aramalıdır. Evet bu sorunun cevabını açıklayacağız burada. Hepimiz kumsalları mutlaka görmüşüzdür ve üzerinde gezinmişizdir. Denizin dalgalar vasıtasıyla dövdüğü en son sınır bulunmaktadır. Bu bölge kumluk bölgenin de biraz uzağına uzanabilir yani dallar çalılar veya taş parçaları bu sınırı oluşturabilirler. Burası en son sınırımızdır, birde denizin dalgaların sıfır olduğu noktalar vardır burasıda başlangıç noktamızdır. Bu iki nokta adım vasıtasıyla ölçülür sonra iki sınırın tam orta noktası bulunur, işte burası referans alınacak bölümdür. Tam bu hat üzerinde dümdüz yürünür yürürken de bu hattın sağ ve soluna doğru en az 1 veya 1.5 metre esneme yapılarak arama yapılır. Denizlerde kaybolan hazineler dalgalar tarafından kumsala doğru sürüklenebilirler ve tam bu orta hatta bulunan değerli eşya sayısı diğer yerlere göre çok daha fazladır. Bu hat denizde kaybolupda dalgalar tarafından sürüklenen eşyalar için geçerli bir arama bölümüdür. siz günümüzde plajda yüzen kişiler tarafından kaybolan eşyaları aramak istiyorsanız halkın kamp kurdukları ya da şezlonglarını serdikleri yerlere daha çok bakmalısınız. Yani dalgaların plaj ile kesiştiği yerlere bakmak pek pratik olmamaktadır, zaman kaybetmemek için dalga sınırını ve dalganın en son dövdüğü yerleri aramamak daha iyi olacaktır. Fakat vaktiniz var ise orta hattı bitirdikten sonra imkanınız var ise en son sınır boylarını kontrol etmeniz doğru yöntemdir.

Ankebut

MADEN TESPİT CİHAZI-NITON XL2--XRF ANALİZ CİHAZLARI


Madenleri tespit etmekte kullanılan bir takım cihazlar üretilmiştir. Fakat bunlar uzaktan algılama kesinlikle yapmazlar. Bu tür cihazlar X ışını ile analiz yapmaktadırlar. X ışınlarıda yaklaşık 10 cm mesafeden etkili oldukları için bu mesafaden daha uzak olan cisimleri kesinlikle analiz yapamazlar. Bahsettiğim bu cihazlarla yaklaşık olarak 50 tür maden tespit edilebilmektedir. Ama dediğim gibi analiz yapılması istenen maden cihaza en fazla 5-10 cm arası bir mesafede tutulmalıdır. Bu cihazda kullanılan sistem yayınladığı x ışını ve cisimden yansıyan ışının spektral analizinden ibarettir. Bu cihazların satış fiyatları yaklaşık olarak yurtdışında 20-30 bin dolar civarıdır. Bu cihazlar gerçektende madenlerin analizini gayet başarılı bir şekilde yapmaktadır ancak unutmayın ki bunlar define amaçlı kullanılabilecek bir cihaz değildir. Bunların en derin çalışma mesafesi 10 cm dir. Bu tarz cihazların define cihazları diye satıldığı görülmüştür. Bunlar maden tespit cihazıdır ancak define veya toprak altında maden bulmak amacıyla kesinlikle kullanılmazlar ve işe yaramazlar. Sadece elinizde bulunan bir parçanın analizini yapabilirler. Yani cismi zaten bulmuş olmak durumundasınız. Lütfen bu tarz cihazlara dikkat edelim ve define amaçlı kullanılmadıklarını unutmayalım.

Ankebut

DEFİNECİLERE VE TARİHİ ESER KAÇIRILMASINA NASIL ENGEL OLUNUR?


Bu konu ile yazılan bir çok yazıyı okudum. Kısaca özetlemek gerekirse:
1-Dedektör satışı yasaklanmalı
---Sanki dedektörlerin sadece bu amaç için imal edildiğini sanan insanların önerisi.....


2-Arazide eğitimli görevlilerin bulunması..
---Türkiyenin dört bir yanı tarihi eser dolu hangi birine görevli verecekler...


3-Tarihi eserlere zarar verenler cezalandırılmalı ağır bir şekilde.
----Bunu yazanlara şunu soralım Nato karargahlarının tarihi eserlerin mardin kalesi , diyarbakır kalesi ,vb... içine kamp kurmaları hangi yasa ile serbest onlarada ceza verilecekmi?


4-Muhbirllere az para veriliyor arttırmak lazım...
---Bu emniyetin bulduğu bir yöntem zaten hemen anlaşılıyor çözümden çok uzak öneri..


Evet merak ediyorsunuz değilmi bunların içinde


--Define kazılarını arkeologlar eşliğinde kolaylaştırmak ve izinlerin çabuk verilerek kontrolün daha etkin olması.
---müzelerin bulunan eserlere hakkı olan ödeneği vermesi ve gerçektende en kısa sürede ödeme yapması..


bu maddeler varmı diye ama yok neden yok çünkü asıl sorun zaten bu benim yazdığım son iki maddedir. fakat nedense kimse çözüm üretmek istemediği için veya bir defineci gibi düşünemediği için yazdığım son iki maddeyi hiç bir zaman görmezler ve görmezden gelirler....









Ankebut

ÇAKMA EXPERLER


Her işte olduğu gibi tarihi eser konusunda da internetten iki tane cümle öğrenen herkes exper kesiliyor nedense. Exper demek yapılan işe vakıf her türlü bilgiyi bilen ve inceleme yoluyla bakmak dokunmak basit denemeler yoluyla gerçeği sahtesinden tespit etmek anlamına gelmelidir. Ama dediğim gibi etraf çakal tilki dolu. Geçenlerde yurtdışındaki bir defineciye gelen iki kişi elindeki iki adet eseri incelemek istemişler. Bunlar buluşmuşlar görüşmüşler. Defineci elinde iki adet heykel bulunuyormuş. Bir tanesi tek parça diğeri ikiye ayrılmış bir biblo imiş. Eserleri incelemişler ve şu sonuca varmışlar 1.eser ikiye ayrılmış tek parça olsa para edermiş iki parça olduğu için para etmezmiş, 2.eser ise dönem sahtesiymiş >:D >:D >:D ..1.esere yaptıkları ikiye ayrılmış para etmez yorumuna cevap vermeye bile gerek duymuyorum ki, bu adamlar tarihten bi haber olması lazım, zaten bulunan eserlerin tek parça bulunması mucize olur..2.eserin ise yani örğneğin 2000 yıllık bir heykelin dönem sahtesi nasıl olabileceğine hala anlam veremiyorum. Yani uyduracak başka bir şey bulun kardeşim yani...Hadi bir uygarlık para basar o dönemde yaşayan çakallar hükümetin bastığı paranın aynısı yaparlar tamam bu dönem sahtesi olur ama genede tarihi eserdir. 2. Önemli bir heykeltraş bir eser yapar vatandaşta onun eserine benzetir ki antik uygarlıklarda daha böyle bir konuya rastlanılmamıştır. Bu gibi durumlarda dönem sahtesi tabiri kullanılabilir. Ama bunun dışında bir eseri dönem sahtesi diye nitelemek cahilliktir. Neyse definecide bakmış bunlar sahtekar kişiler demiş birazda dalga geçeyim şunlarla. Demiş ki haklısınız zaten heykelin eli de kopmuş galiba dönem soygununa uğramış heykel >:D >:D >:D  Adamlar evet olabilir demiş.
Muhabbeti görüyorsnuzun değilmi işte bunun içindir ki doğru kimselerle görüşmek ve bu kişilerden yardım almak çok önemlidir. Etraf çakal dolu. Sahtekar dolu. Siz siz olun bu gibi kimseler ile ne görüşün ne dost olun.

Ankebut

TÜMÜLÜS KABA OLARAK NASIL ANLAŞILIR


Etrafımızda bir sürü tepeler görürüz içimize şüphe düşer acaba bu tümülüs olabilirmi diye...Kabaca bir inceleme ile bunların tümülüsmü yoksa normal bir tepemi olduğu kolaylıkla anlaşılır.
1-Bulduğunuz tepe yüksekliğine aldanmayın küçük de olabilir zirvesi 50 metre yüksekte de olabilir. Yükseklik sizi şaşırtmasın.
2-Tepe bulunduğu yer ile sanki alakasız bir şekilde ve görüntüdeymiş görünür yani sanki pastanın üstüne çilek koymuş gibi farklı bir yükselti şeklinde dikkat çeker.
3-Doğal tepe oyularak yapıldıysa üzerindeki bitki örtüsü yeşil olabilir bu sizi şaşırtmasın ancak bu gibi tümülüslerde giriş kısmındaki kesit bölümde otlar sararmış durumda bulunur.
4-Doğal tepede oyularak yapılmışsa veya suni bir tepe oluşturulmuş da olsa giriş tünel veya kapı kısmı ya çöküntü biçimde belli olur ya da fazlasıyla bombeli durur, giriş kısmından akan toprak ve madde daha çok olacağı için giriş kısmı tepenin eteklerinde de bir çıkıntı meydana getirecektir.
5-Suni tepe tümülüslerinde hava alan toprak katmanı olduğundan otlar fazla büyümüzler, kökleri su ile fazla beslenmezler, sadece yağmurlar ile birlikte yeşerir ama yağmurlar sona erdimi çok çabuk sararma gösterirler bu da tümülüs veya höyükleri bu şekilde ele verirler.
6-Suni tümülüs tepelerinde tek düzelik vardır yani yığılan malzeme insanın taşıyacağı büyüklüktedir bu da demekki üzerinde büyük kayalar gördüğünüz tepeler suni tümülüs kesinlikle değildir.
7-Ayrıca tümülüsler sanki tam daire şeklinde meydana gelirler bu da doğanın eğri büğrü yapısına pek uygun değildir. Tabanları tam daireye yakın bir tepe şüphelenmeniz için uygundur.

Ankebut

TAPINAKLARDA DEFİNE NEREDE OLUR


Antik dünyanın yani pagan dünyasının tapınaklarının mutlaka koruyucuları ve bakıcıları bulunurdu. Bu kişiler tapınaklara gelen kişilerin ibadetlerinden sorumlu olduğu gibi tapınağa adanan eşyalarında koruyuculuğunu yapıyorlardı. Bu rahiplerin evleri genelde tapınakla bitişik veya tapınağı çok yakın bir konumda yapılırdı. Bu rahiplerin evleri diğer hizmetkarların evlerinden daha farklı olurdu. Yani diğer kişilerin hizmetlilerin evleri taştan yapılırken, rahip veya tapınak yöneticilerinin evleri kaliteli mermerden yapılırdı. Bu kişilerin genelde evlerinden tapınak içine açılan bir tünel yaptırdıkları bilinmektedir. Bu rahipler hem kendilerine gelen hediyeleri hem de tapınağa verilen tapınak hediyelerini kendi evlerinde veya tapınak içinde saklamışlardır. Tapınaklar savaş ve saldırı döneminde yağmalanmışlardır ve ziynetleri çalınmış ve yağmalanmıştır. Ancak tapınak yanında buluna rahiplerin ise hazineleri kendi evlerinin iç kısımlarında gömülü veya taş kapakların altında saklanmaktaydı. Bu şekilde bir tapınak bulunduğu zaman yanlarında mermer kullanılmış yapılara dikkat edilmesi gerekir. Bu tür rahip evlerini bulmak çok kolaydır. geneldi tapınakların büyük bir kısmı yüzeyin üstünde kalmıştır. Yani yerleri çok kolay bulunabilmektedir. Ancak rahip evleri ise yüzeyin altında kalmıştır. Çünkü bunlar daha küçük yapılardı. Rahip evi bulabilmek için öncelikle bir tapınak bularak çevresi arıştırılmalıdır. Yakınlarında güzel işlenmiş bir yapı bulunduğu zaman bunun dış duvar çevresi tespit edilerek iç kısımlarda çalışma yapılabilir. Tabikii her zaman yasal zeminde bu araştırmaların yapılması gerekmektedir. Çünkü buralar 1.derece sit alanıdır.

Ankebut

KÖPRÜLERDE DEFİNE NEREDE BULUNUR


Atalarımız tarafından çeşitli tarihi köprüler yapılmıştır. Bunlardan bazılara çok kaliteli bazıları ise ufak dere üzerinde bulunan köprülerdir. Eskiden bu köprüleri yaparlarken burası yıkılıp da yerine yenisi yapılsın diye veya tamir amacıyla belirli yerlerine altın koyulduğu olurdu. Fakat bu bütün köprülerde altın var anlamına gelemez. Kücük köprüler yöre halkı tarafından yapıldığı için bunlarda bir şey bulmak imkansız gibidir. Belki yöre halkı tarafından işaret olması amacıyla belirli taşların arkasına küçük miktarlarda eşya saklanmış olabılir. Büyük köprülerde ise iş başka türlüdür. Yöre halkı tarafından buralara da taş arkalarına veya köprü başlarına toprak içine veya köprü üstüne tam ortasına gelecek şekilde ayak altına saklanmış olabilirler. Büyük köprüler devlet tarafından yapıldığı için bunların içine genelde temel taşların olduğu yerlere bir miktar altın saklanmıştır. Fakat bu altınları almak için köprünün hayatı taşlarının yıkılması gerekir yani köprü yıkılmadan bu ortaya çıkamaz.Bunu almak isteyen kimseler bunu asla unutmasınlar. Bunun yanı sıra köprünün taşlarının arkasına kasa yaparak saklanan definelerde vardır. Köprülerde dedektörle çalışmak çok kolaydır. Hazineler fazla derinde bulunmazlar en fazla 1 metre derinlikte olabilirler. Bu derinliğide dedektörlerin bir çoğu görebilir. Köprülerde elde dedektör her yerde gezilmez. Belirli yerlere bakmakta fayda vardır. Örneğin köprü giriş ve çıkış yerlerinin sağ ve sol köşeleri. toprak içinde olabilir. Köprünün tam orta noktası toprak içinde olabilir. Bunun dışında üzerinde işaret olan her taşın üzeri dedektörle bakılmalıdır. Köprü ayakları ise yazın sular kuruyunca cihazla kontrol edilmelidir. Taşların içeriğinde demir kullanılmış olabilir buna dikkat edilerek kontroller yapılır. Metal dedektörün sinyal vermediği yerlerde emin olun bir şey çıkmayacaktır. Boşuna tarihi eserlerimizi tahrip etmeyelim. Taşların kırıldığı köprülerin yıkıldığını görüyoruz ve çok üzülüyoruz . Bunlarında bir usulü ve yöntemi vardır lütfen eserleri tahrip etmeyelim.

Ankebut

SAHTE ESERLER


Bir kaç gün önce bilir kişiliğime baş vurmak üzere bir kaç para ve bir adet külçe altın foto ve videosu attılar. Bazı eserleri yanına geldikten sonra anlayabilirsiniz ama bazı eserler vardır ki foto ve video bile ne olduğunu söylemeye yeterlidir size. Bana iskender dönemine ait bir kaç para fotosu attılar. Bunların ağırlıklarının olduğu bir bilgiyide paylaştılar. Bu gibi durumda öncelikle paranın hangi döneme ait olduğuna bakmanız gerekmektedir. Paralarda ön yüz ve arka yüz mutlaka görülmelidir. Ben paranın Mö 3 veya 4. yy sicilyada basılan sikkelerden olduğunu tespit ettim ve daha sonra ağırlık ve metal analizine baktım. Bu sikkenin hepsinin gümüşten yapıldığını buldum ancak ağırlık konusunda şöyle bir durumla karşılaştım. O dönemde yapılan gümüş sikkelerin tamamı 42 gr çekmekte iken bana gönderilen fotolarda paralar 16 gr çekmekteydi. O halde bu ne olabilirdi. ekte görülen resimdeki gibi metallerin özelliklerine bakacaksınız. Mesela gümüş santimetre küpü 10.49 gr dır... ,adamların gönderdiği sikke ise 16 gr yaklaşık yarısı kadar yani..o halde çinko kalay veya demir benzeri bir madenden yapılmıştır yani kesinlikle sahtedir.
Daha sonra ise külçe altının tespitine geçtim. üzerinde aynı döneme ait bir çakma mühür vurulmuş ve altınla kaplanmış bir külçe altın ama itiraf edeyim işçilik çok güzel yani dolandırıcı bile olsalar işçilikleri güzeldi. Sonra külçenin ölçülerine baktım. genişlik 8 cm boy 12.5 cm yükseklik 3 cm idi.
üç veriyi de birbirleriyle çarptım. yani 12.5X8X3=300 santimetre küp yapıyor. Bunun altın olması için altının santimetre küpü 19.32 dir...
300X19.32=5796 gram olması gerekirken bana gönderilen külçenin ağırlığı 3218 gramdı. Yani altın olması mümkün değildi. Bu sebeple şöyle bir hesap yapmak gerekiyordu: 300x külçe =3218 bu hesaptan külçenin santimetre küpünün ağırlığını buldum. yani sonuç 10.72 çıktı... tabi hesaplarda yani mezura ile ölçmede çok ufak oynamalar olabilir. Bu sebeple dolandırıcıların külçe içine gümüş koyup altın diye yutturmayacaklarına göre en yakın metal nedir santimetre küpü 11.72 olan kurşundur. Demek ki kurşun üstüne altın kaplama yapmışlar ... Neden bu kadar ayrıntılı yazdım ve anlattım bazı şeyler vardırki bilimsellik ile uzaktan bu tarz metotlarla da çözüme kavuşabilir..  Siz siz olun her zaman bu tarz eserlerde istenilebilecek tüm verileri isteyin sonrası zaten kolay...

Ankebut

KASA KAYALAR


Eski dönemlerde değerli eşyalarını uzun süre saklamak maksadıyla ya da kısa süreliğine saklamak maksadıyla yapılan korunaklı yerlere verilen isimdir.
Bunları ikiye ayırmak mümkündür
1-Kısa süreli saklama yapılan kasa kayalar
Bu tarz yapılan yerlerde horosan harcı falan kullanılmazdı. Delikler, oyuklar üzerine oturacak şekilde yapılmış basit kaya kapaklarla kapatılarak geçici bir korunma sağlanırdı. Bunları bulmak horasanlı harçlı olanları bulmaktan daha kolaydır. Oyuk kenarları açıktır yada çatlaklar göze çarpmaktadır. Bunlarında çevrelerine her ne kadar çamurda sıvamış olsalar yağan yağmurlar tarafından bu çamur akarak kaya kapak çevresindeki çatlaklar ve oyuklar açığa çıkmaktadır. Bu sebeple bunları bulmak kolaydır.
Bina içlerinde veya bahçe kale duvarlarında ise yuvasından çıkartılan bir kayanın arkası oyularak kasa kayalar yapılırdı. bunlarıda bulmak dikkatli bakan kimseler için çok kolaydır. Devamlı açılıp kapanan kayalar veya taşlar yuvadan her zaman önde veya arkada olmaktadırlar. :bunlarında çevresinde harç bulunmaz bu yüzden anlamak daha kolaydır.
2-Uzun süreli saklama yapılan kaya kasalar.
Birde değerli eşyaları uzun süre saklamak için yapılan kasa kayalar vardır. Bunlar ya doğal yerleri kapatmak suretiyle yapılırlar  ya da insan eli tarafından oyular yerleri kapatmak suretiyle yapılırlardı. Bu tarz yerleri kapatmak için delik üzerine delik boyutunda bir kaya kapak şekilnde  konulur ve her yeri harç ile sıvanırdı, bir diğer yöntem ise, delik üzerine kumaş serilir ve üzerine harç konulurdu kumaş zamanla yok olur harçta kuruyarak doğal bir kapak gibi yerini alırdı. Horasan harcı ile yapılan yerleri bulmak genelde çok zordur. Kayanın kendi rengine benzeyen kaya tozu kullanıldığı gibi zamanla kayanın üzerini kaplayan yosunlar likenlerde bu yerlerin bulunmasını çok zorlaştırmaktadır.


Bu tarz yerleri bulmak için üzerine taş ile vurmak boşluk sesi falan duymak gereksiz bir iştir. bir çok kayanın içi zaten boştur veya kaya gevşek kayadır bu yüzden sahte boşluk sesi meydana gelebilir. Bu gibi kasa kayaları tespit etmek için en ideal yol metal dedektörü ile kontrol etmektir. Eğer cihazınızın hassasiyet ayarı var ise bunu en düşük seviyeye getirmekte fayda vardır böylece hassasiyeti azalan dedektör doğal demir metalini görmezden gelebilir. Çünkü bazı kayaların yapısıda demirli olabilir sizi yanıltmasın diye hassasiyet kapatılır veya büyük oranda kısılabilir . zaten kaya kasalarda en fazla derinlik olsun 50 cm dir. En düşük metal dedektörü bile bu derinlikten toplu olan bir parayı mutlaka bulacaktır.
İnternette görüyoruz kasa kaya boş yerleri kazmaya çalışan arkadaşlar oluyor gülüp gülüp duruyoruz. Doğada kasa kaya şeklinde bir çok doğal oluşumlar vardır bunlar sizi yanıltmasınları. Özellikle yoğunluğu iki ayrı kaya kaynayarak birleşince ilginç şekiller ortaya çıkabilir mesela küre şeklinde kayalar büyük kaya yapıların içinde yapışıp kalabilir bunlar kesinlikle kasa kaya değillerdir. Bunlar doğal oluşumlardır. top şeklinde dışarı çıkmış bir vaziyette kasa kapağı olması imkansıza yakındır. bunlara itibar etmeyiniz.


saftilki

sn: ankebut ve bu konuya hakim herkesten görüş alabilirim


horasan harcını uv ışık ile ortaya çıkarıldığını okumuştum, özellikle yunanistanda yaygın kullanıldığını biliyorum
sizcede işe yararmı yarasa da kayadaki  yosunlarda  aldatıcı görüntü verebilirmi?

Ankebut

uv ile horasan harcının nasıl tespit edildiğini kavrayamadım. Yani yansıma falan yapsa harc içindeki mineral yapı zaten doğada bol miktarda var. Bilemiyorum incelemek lazım bu konuyu. harcın olduğu yer su tutacağı için yosunlar daha gür olabilir veya daha ıslak bir yapıya sahip olabilir. veya daha çabuk erozyana uğrayabilir aşınabilir fiziksel özellikelre dikkat etmek gerekir.

saftilki

biryerde denk gelsem horasan kaplamaya numune parçalar getirip deneyecem karanlık ortamda,


birde açılmış kasa örneği atalım, yıllar yılı köy kurulalı musalla taşı olarak kullanıldı, uyanığın biri çözmüş olayı >:D
kuvvetle muhtemel candaroğulları beyliği dönemine ait köy kalıntıları mevcut





Ankebut

Çok güzel bir örnek bulmuşsun kasalar bu şekilde sote yerlerede yapılırdı burada temeldeki taşlar çıkartılarak yapılmış daha pratik ve gözden uzak bir kasa.

saftilki

 ;)  Yer çok var bende, bir kaya varki içi müstakil 3 katlı bina kadar büyük, tabii biz o kadarını görebildik, naylon bez yakıp attık içeriye ancak o kadarını görebildik bez sönüverdi yamaç kayalara çarpınca

Ankebut

Sağlam yerleri değerlendirmek lazım tabiki >:D

saftilki

bulamıyor kimse girişini, çook uğraşanlar oldu, bir rivayeti var hatta, 24 kişi ile 14 günde kapatabildik diye,
çokları boyunun ölçüsünü aldı ordan, emf sistemin bile boyunu aşar kanımca


Ankebut

SAHTEKARLIK MODASINA YENİLERİ EKLENDİ.


Dolandırıcılıkta yeni yöntemler. Arkadaşlar her geçen gün definecilik alanında yenisi eklenen dolandırıcılık yöntemlerine bir yenisi daha eklendi. Daha önce sahte altın eser üreten kişiler bu sefer orjinal altın kullanmaya başladılar ama bu seferde ender bulunan sikkelerin benzerlerini yapıyorlar. Fakat malzeme orjinal altın. Nadir olarak satılan sikkeleri gözüne kestiren sahtekarlar bunların aynısını basıyorlar hemde altın olarak ancak şu farklaki. Örneğin iskender dönemi bir altın para orjinalı mö 322 civarıdır.bu paranın satış fiyatı 44 bin dolardır. Maalesef tl çevirelim. >:D  330 bin tl yapar yaklaşık. ağırlık ne kadar 8.6 gram ...adamlar bu kadar altın kullanıyor ve aynı parayı basıyorlar. yaklaşık olarak 4 bin veya 5 bin tl maddi değeri olan altın kullanılıyor. Ama onlar ne kadar istiyorlar sahte sikkeye işte değeri 300 bin tl ama sen bize 50 bin ver yeter. 8)  sahte ama gerçek altın olan sikkeden tam 45 bin tl vurgun yapacaklar tabi kime denk gelirse bu konulara çok dikkat edelim.

Ankebut

TABLOCULARA DİKKAT:


Piyasalarda o kadar çok dolandırıcı var ki anlatamam. Bunlardan lütfen uzak durunuz. Mesela elinde tablo olan bir kimseye kesinlikle yaklaşmayınız. Bunu satmak isteyen kişi sahtekardır. Hiç tabloyu görmeye gerek bile yoktur. Tablo satmak isteyen kişini elinde bulunan tablo, gerçekte olabilir, eğer gerçek ise, çalıntıdır. Eğer gerçek değil ise, mutlaka iyi bir taklittir. Bir kere elinde orjinal yasal bir tablo bulunan kişi bunu her durumda müzayedeye sokabilir. Piyasada elden ele gezdirmez. Ama son dönemlerde orjinala çok yakın tabloların gezdiğini görüyoruz. Tablo gördünüzmü mutlaka uzak durun.
Saygılarımla.

kabakburgiba

Alıntı yapılan: Ankebut - 27 Nisan 2020, 21:31:16
SAHTE ESERLER


Bir kaç gün önce bilir kişiliğime baş vurmak üzere bir kaç para ve bir adet külçe altın foto ve videosu attılar. Bazı eserleri yanına geldikten sonra anlayabilirsiniz ama bazı eserler vardır ki foto ve video bile ne olduğunu söylemeye yeterlidir size. Bana iskender dönemine ait bir kaç para fotosu attılar. Bunların ağırlıklarının olduğu bir bilgiyide paylaştılar. Bu gibi durumda öncelikle paranın hangi döneme ait olduğuna bakmanız gerekmektedir. Paralarda ön yüz ve arka yüz mutlaka görülmelidir. Ben paranın Mö 3 veya 4. yy sicilyada basılan sikkelerden olduğunu tespit ettim ve daha sonra ağırlık ve metal analizine baktım. Bu sikkenin hepsinin gümüşten yapıldığını buldum ancak ağırlık konusunda şöyle bir durumla karşılaştım. O dönemde yapılan gümüş sikkelerin tamamı 42 gr çekmekte iken bana gönderilen fotolarda paralar 16 gr çekmekteydi. O halde bu ne olabilirdi. ekte görülen resimdeki gibi metallerin özelliklerine bakacaksınız. Mesela gümüş santimetre küpü 10.49 gr dır... ,adamların gönderdiği sikke ise 16 gr yaklaşık yarısı kadar yani..o halde çinko kalay veya demir benzeri bir madenden yapılmıştır yani kesinlikle sahtedir.
Daha sonra ise külçe altının tespitine geçtim. üzerinde aynı döneme ait bir çakma mühür vurulmuş ve altınla kaplanmış bir külçe altın ama itiraf edeyim işçilik çok güzel yani dolandırıcı bile olsalar işçilikleri güzeldi. Sonra külçenin ölçülerine baktım. genişlik 8 cm boy 12.5 cm yükseklik 3 cm idi.
üç veriyi de birbirleriyle çarptım. yani 12.5X8X3=300 santimetre küp yapıyor. Bunun altın olması için altının santimetre küpü 19.32 dir...
300X19.32=5796 gram olması gerekirken bana gönderilen külçenin ağırlığı 3218 gramdı. Yani altın olması mümkün değildi. Bu sebeple şöyle bir hesap yapmak gerekiyordu: 300x külçe =3218 bu hesaptan külçenin santimetre küpünün ağırlığını buldum. yani sonuç 10.72 çıktı... tabi hesaplarda yani mezura ile ölçmede çok ufak oynamalar olabilir. Bu sebeple dolandırıcıların külçe içine gümüş koyup altın diye yutturmayacaklarına göre en yakın metal nedir santimetre küpü 11.72 olan kurşundur. Demek ki kurşun üstüne altın kaplama yapmışlar ... Neden bu kadar ayrıntılı yazdım ve anlattım bazı şeyler vardırki bilimsellik ile uzaktan bu tarz metotlarla da çözüme kavuşabilir..  Siz siz olun her zaman bu tarz eserlerde istenilebilecek tüm verileri isteyin sonrası zaten kolay...
harika bir bilgilendirme.notlarıma aldım.üniversitede böyle bir konu işlenmemiştir.buna eminim.insan bu bilgiyi nasıl unutur.teşekkür ederim


Paylaş whatsappPaylaş facebookPaylaş linkedinPaylaş twitterPaylaş myspacePaylaş redditPaylaş diggPaylaş stumblePaylaş technoratiPaylaş delicious