Vaayyy Onur Ustamın sitemlerine de bak hele... nekadar da içerlemiş be yavvv
...yalan mı, ismim makintel...yemin etsem başım ağrımaz...ayağımı kaldırarak yemin ediyorum haaa...
memleketimi de belirttim işte, yakın değil, uzak diye...senin tarzına benzer bir tarzla
... ohh.. bulmaca gibi ne güzel işte...askerde kâtip idim; gizlilik arzeden bölümlerde görevlendirilirdim...ve ağızlarından hemencecik te lâf almak pek kolay değildir o iş te görevli olanların
...bazen hep muammalı davranırlar...tabi ama kimseyi kırmadan... sonra, bak ne güzel belirtmişim:
'' Çifçimiyim, çöpçümüyüm, elektronikçimiyim.mağaza sahibimiyim, yoksa herşeyden elini eteğini çekmiş bir emeklimiyim ben de bilmiyorum'' diye... hiii.. ba duğru süledim baa...
Çiftçimiyim, yığın yığın üzüm bağlarımız vardı; seneler senesi yumak yumağa gittim...
Çöpçümüyüm; 66 dan beri onarımıyla meşgul olduğum cihazların tozunu toprağını evvela hep temizlemek zorunda kaldım...
Elektronikçimiyim, bu ince işlerle uğraşıp sabahlara kadar kitaplarla haşır neşir olarak ve ona buna akıl dağıtarak, kendime akıl kalmamış kafamdaki beyazlaşmış ve dökük saçlarımın gölgesinde bazı hobilerimi de yanıma katıp yıllar yılı adım adım bu yaşlara geldim...ha... bak, sigara ve içki ile hiç tanışmadım ha... o iki hayırlı dost ile
...
Mağaza sahibimiyim, güya, kısmen beyaz eşya grubu var... tabi mağaza sayılırsa...
Herşeyden elini eteğini çekmiş bir emeklimiyim; evet emekliyim ama, düzen, teşkilat devam ediyor... bunun yanısırada kiraz yetiştiriciliği... Nelerden mi hoşlanırım? gerçek ve mert arkadaşlarla aynı istikamette gitmekten...en sevmediğim simalar da, kalleş, ukalâ ve bir dudağı yerde , bir dudağı gökte olan uzaydan gelme insanlar...
Değirmende gezdiğim için saçlarım renk değiştirdi ama, göbekliliği hiç sevmedim
...
Bak, kendimi ne kadar çok tarif ettim gördünmü Onur Ustam...siz bu kadar söz etmediniz ama kendinizden
... Haydi yine çok uzattım saygılar, selâmlar... Bu sefer tam edebiyat oldu ama demi... edebiyat kiim, biz kim...